Karanlıkta Filizlenen Bahar

İçimde bir karanlık sayfa var.
Biraz aydınlığa çıkacak olsa,
Yeniden karanlık kaplıyor aydınlığı
Ve dönüyor içime ait olduğu düzene.
Işıkta yürümek bana yasak...

Bir coşku kaplıyor bazen.
Her yer, her an, her zaman mükemmel...
Derken yok oluyor umuda bağlı,
İnce ve kırılgan sayfalarım bir silen tarafından...
Bir daha renklenemiyor çabucak.
Elimde değil ki.

Bir dargınlık, bir küslük yok.
Oluşan değişime sebebiyet verene de
Kalbimde, ruhumda, bedenimde biliyor da
Anlatmıyor. Dilim susuyor işte...
"Yaradan bilsin," diyor.

Çıkmaz bir sokakta olsa
Açıyor bir yol sahibim.
Hikmeti bilinmez; kapatıyorsa da bir sebebi var.
Bazen çok koşmak istiyor içimdeki çocuk,
Geç kalmışlığın arasını kapamak için de...
Yorgunluktan başkasına ulaşılamıyor.

"Bahar," diyor birisi. "Bahar geldi..."
Olacaklardan habersiz.
Kış kaplıyor birden,
Yeşeren çiçekten elbiseler giymiş ağaçların üstünü.
Tam da beni anlatıyor misali...
Yeniden yeşermek için çekiliyor kabuğuna,
Dökülüyor kurumuş yaprakları...
Ya Mâlikü'l-Mülk, mülkün sahibinden
Yeni bir bahar bekliyor...



Tema: İçsel Çatışma, Yeniden Doğuş ve İlahi Teslimiyet

Bu şiir, insan ruhunun karanlıkla aydınlık arasında gidip gelen, umutla yılgınlık arasında sıkışıp kalan hâllerini anlatıyor. İç dünyada süregelen bu çatışma; zaman zaman umuda tutunan, bazen çocukça bir coşkuyla ileri atılmak isteyen, fakat çoğu zaman yorgunluğa, suskunluğa ve mevsimlerin döngüsüne teslim olan bir ruh hâlini yansıtıyor.

Aynı zamanda şiirdeki "Yaradan bilsin", "Mülkün sahibi" gibi ifadeler, tüm bu ruhsal fırtınaların ilahi bir düzene teslim edildiğini, kaderin bilinmezliğinde bir anlam arandığını gösteriyor.

Doğa metaforlarıyla, özellikle mevsim geçişleriyle içsel değişim eşleştirilmiş; tıpkı ağaçların yaprak dökmesi gibi insan da kabuğuna çekiliyor, ama her defasında yeniden bir bahar ümidiyle.



Post a Comment

Daha yeni Daha eski