SUMUD’un Çığlığı: İsrail’in Zorbalığına Karşı Sessiz Kalan Dünya

SUMUD’un Çığlığı: İsrail’in Zorbalığına Karşı Sessiz Kalan Dünya

Dünya siyaset sahnesi bir kez daha ibretlik bir tabloya tanıklık ediyor. İsrail, “SUMUD” filosuna yaptığı müdahale ile yalnızca denizdeki gemilere değil; insanlığın vicdanına da saldırdı. Bu gemiler, yalnızca birer araç değil; adaletin, dayanışmanın ve direnişin sembolüydü. Fakat karşılarında duran, uluslararası hukuku hiçe sayan, insan haklarını yok sayan bir zorbalık düzeni vardı.

Bugün dünyada yükselen insan sesleri, meydanlarda haykıran kalabalıklar, sosyal medyada yankılanan çığlıklar var. Ancak ne acıdır ki, küresel güçler, siyaset sahnesindeki aktörler, kendi çıkarlarının gölgesinde bu haykırışlara kulaklarını tıkıyor. Dünya liderleri diplomatik cümlelerin arkasına saklanırken, Gazze’de açlık, kuşatma ve yıkım sürüyor.

SUMUD’un anlamı direniştir; kök salmaktır, ayakta kalmaktır. Filonun adı, aslında Filistin halkının kaderini özetliyor: Yıkımların, sürgünlerin ve kuşatmaların ortasında bile toprağa, kimliğe ve adalete sarılmak. İşte tam da bu yüzden İsrail, SUMUD’a saldırarak yalnızca bir insani yardım girişimini değil, bu sembolün taşıdığı anlamı da boğmak istedi.

Fakat tarihin en sert gerçeği şudur: Zorbalık kalıcı değildir. Dünyada hiçbir iktidar, hiçbir zulüm, halkların vicdanı karşısında sonsuza dek ayakta kalmamıştır. Bugün İsrail’in rejon keser gibi sergilediği güç gösterisi, aslında derin bir korkunun dışavurumudur. Çünkü hakikatin, adaletin ve özgürlüğün sesi yükseliyor. Ve bu ses, hiçbir abluka, hiçbir baskı, hiçbir silah tarafından susturulamayacak kadar güçlü.

Dünya bu sessizliği daha ne kadar sürdürecek?
Bugün sustukça, yarın kendi vicdanına zincir vuracak.
Bugün görmezden geldikçe, yarın kendi özgürlüğünün temellerini çürütecek.

SUMUD filosuna yapılan saldırı, sadece Filistin’in değil; insanlığın geleceğine yapılmış bir saldırıdır. O halde gerçek soru şudur: Dünya, insanlığın gemilerini mi batıracak, yoksa onlara omuz verip adalet kıyılarına varmalarına yardım mı edecek?



Yorum Gönder

Daha yeni Daha eski