Renklerin Dansı: Onętka (Doğu Kozmosu) ile Bahçenizde Bir Yaz Şöleni

 Doğanın şiiri bazen tek bir çiçekte yankılanır. Onętka—ya da doğu kozmusu olarak da bilinen bu zarif güzellik—Astrotomaty ailesinden gelen, kökenini Kuzey ve Güney Amerika’nın renkli rüzgarlarından alan yıllık bir çiçektir. Ancak doğası, yıllık olmasına rağmen geçiciliğin ötesine geçer; çünkü her yaz, sanki yeniden doğarmışçasına hızla büyür, boy verir, kendine hayran bırakır.

Onętka, 1,5 metreye kadar ulaşabilen zarif boyuyla güneşe âşık bir gezgin gibidir. Bahçelerde ve balkonlarda, çitlerin kenarında ya da bir çiçeklikte tek başına bile bir tablo gibi durur. Toprağa değdiği her noktada renklerin bir senfonisini başlatır. Temmuz’dan Ekim’e kadar çiçek açar, adeta yaz mevsiminin vedasını kokusuyla ve zarafetiyle uğurlar.

Renk paleti bir ressamın düş gücü kadar geniştir: beyazın saf serinliği, sarının neşesi, pembenin romantik fısıltısı, morun asaletli hüznü ve kırmızının tutkusu… Her biri başka bir hikâyeyi anlatır. Bazı türlerinde ise, çiçeğin yapraklarından yayılan hafif, çikolatayı andıran koku, insanı çocukluğun mutlu bir anısına götürür gibi tatlıdır.

Onętka sadece göze değil, doğaya da şifa sunar. Arılar için bir nektar cenneti olan bu çiçek, ekosistem için değerli bir aktördür. Çevresine hayat katar, çeşitliliği destekler. Kolayca yetişir; fazla talepkâr değildir. Güneşi sever, drenajı iyi olan bir toprakta kendini en güzel haliyle gösterir.

Gittikçe daha fazla bahçıvanın ve doğa âşığının ilgisini çeken onętka, şimdiden ülkemizin ikliminde de kendine sağlam bir yer ediniyor. Her baharda yeniden ekilebilir; her yaz bir kez daha güzellik sunar. Ve her seferinde, “geçici” olanın nasıl kalıcı izler bırakabileceğini hatırlatır.

Doğayı bir deftere şiir gibi işlemek isteyenler için onętka, sayfanın tam ortasında açan bir mısra gibidir.


Onętka’nın Şarkısı
(Bir yaz çiçeğine ağıt ve övgü)

Bir yaz sabahıydı, toprak uykudan uyanmış,
Güneş ince bir dantel gibi serilmiş dallara.
Sen doğdun—adın onętka,
Rüzgârın koynunda renklerle uyanan bir masal.

Yıllık dediler sana, geçiciymiş ömrün,
Oysa öyle kök saldın ki gözbebeklerimize,
Her yaprağın bir cümle oldu sessizliğimize,
Her çiçeğin bir öpücük, mevsime gizli bir türkü.

Bazen beyaz oldun, duruluğun sesi,
Bazen sarı—güneşi yudumladın sabahlarla.
Mor oldun akşamüstü düşlerinde,
Kırmızıya döndün yürekler tutuşunca.

Ve seninle gelen o çikolatamsı koku,
Çocuklukta gizli kalan bir tebessüm gibi.
Arılar dans etti etrafında,
Sen sadece açmakla kalmadın; yaşam oldun.

Geçip gider mevsimler, solar nice çiçek,
Ama sen… sen her yaz geri dönersin.
Toprağın hafızasında bir şiir gibi saklısın,
Onętka—güzelliğin en zarif tanımı sensin.


Post a Comment

Daha yeni Daha eski