Sosyal Skor Sistemi: Özgürlükten Puan Almaya Doğru

 



Sosyal Skor Sistemi: Özgürlükten Puan Almaya Doğru

“Bir gün insanlar, kendi zincirlerini alkışlarla takacak... Ve o gün, özgürlük sadece bir nostalji olacak.”

İnsanlık, dijital çağın eşiğinde artık yalnızca bilgiyle değil, davranışla da ölçülmeye başlandı.
Her adımımız, her sözümüz, her beğenimiz; bir skora dönüşüyor.
Bir algoritma sizi izliyor…
Ama bu kez reklam değil, kaderiniz öneriliyor.

Bu yazı, “sosyal skor sistemi” olarak adlandırılan yeni kontrol mekanizmasını ve onun özgürlüğümüz üzerindeki görünmez gölgesini inceliyor.


1. Sosyal Skor Nedir?

Sosyal skor sistemi, bireylerin davranışlarına, sosyal medya etkileşimlerine, tüketim alışkanlıklarına, finansal sadakatlerine ve hatta çevresine karşı tutumlarına göre puanlanmasını öngören dijital bir düzenleme modelidir.

Bu sistemde:

  • Toplum kurallarına uyan puan alır, eleştiren düşürülür.
  • “İdeal vatandaş” tanımını algoritmalar yapar.
  • Geleceğiniz, bir makinenin sizi nasıl yorumladığına bağlıdır.

Yani özgürlük artık hak değil, puanla satın alınan bir ayrıcalıktır.


2. Çin’de Deneme Sürümü: Geleceğin Kopyası mı?

Çin Halk Cumhuriyeti, bu sistemin en çarpıcı örneğini vermektedir.
Vatandaşların puanları; kredi kullanımı, arkadaş çevresi, siyasi paylaşımları, hatta trafik kurallarına uyumu gibi kriterlerle belirleniyor.

Skoru yüksek olan:

  • Uçak bileti alabiliyor,
  • Özel okullara çocuklarını gönderebiliyor,
  • Hızlı internet kullanabiliyor.

Skoru düşük olan ise:

  • Kara listeye alınıyor,
  • Toplu taşıma hakkını kaybediyor,
  • Dijital susturulmaya maruz kalıyor.

Bu model, “dijital diktatörlük” olarak tanımlanıyor.
Ancak batı ülkelerinde bile, buna benzer “yumuşak geçişler” sessizce başlıyor.


3. Sosyal Skorun Sessiz Gelişi: Batı'da Algoritmik Etik

Batı dünyasında sistem daha sofistike:
Şimdilik doğrudan puan verilmiyor; ama algoritmalar sizin davranış profilinizi çıkarıyor.

  • Bankalar risk analizi yaparken sosyal medya geçmişinize bakıyor.
  • İş başvurularında, LinkedIn ağınız değerlendiriliyor.
  • Yaptığınız yorumlar, dijital “sadakat” kriterlerine göre filtreleniyor.

Bir adım sonra bu sistem, "Toplum Kurallarına Uyum Sertifikası" gibi uygulamalara dönüşebilir.
Ve işte o zaman, özgürlük puanla alınan bir hizmete dönüşür.


4. Neyi Kaybediyoruz?

Bu sistemle kaybettiklerimiz sadece bireysel özgürlükler değil:

  • Düşünce Çeşitliliği: Farklı düşünen cezalandırılır, tek sesli toplum oluşturulur.
  • Samimiyet: İnsanlar dürüst değil, algoritma dostu konuşur.
  • Bağımsızlık: Devletten, sistemden ve skordan bağımsız yaşamak neredeyse imkânsız hale gelir.

Korkuyla kontrol edilen bir toplum, hür olmaktan çıkar; davranışsal köleliğe teslim olur.


5. Çözüm: İnsanlık Hâlâ İnsan Kalabilir mi?

Peki ne yapılmalı?

  • Alternatif Ağlar Kurulmalı: Merkezi olmayan sosyal medya platformları desteklenmeli.
  • Veri Egemenliği Savunulmalı: Her birey, kendi verisinin sahibi olmalı.
  • Toplumsal Bilinç Uyanmalı: Puanla değil, karakterle değerlendiren bir toplum kültürü inşa edilmeli.
  • Hukuki Zemin Oluşturulmalı: Sosyal skor sistemlerine karşı anayasal güvenceler şarttır.

Çünkü insan, kendine puan veren bir makineden daha fazlasıdır.


Son Söz:

Sosyal skor sistemi; kontrolün nazik, ama keskin bir kılıcıdır.
Özgürlüğü puanlayan bir düzen, insanı robotlaştırır.
Ama biz insanlar, hâlâ kalbiyle düşünebilen varlıklarız.

“Ve bir gün, insanlık kendi değerini yeniden keşfettiğinde;
En yüksek puanı, sisteme karşı sessizce direnenler alacak.”



Post a Comment

Daha yeni Daha eski